19 Mayıs 2013 Pazar

Tabi ki Geziyoruz

    Son birkaç gündür yaz iyiden iyiye kendini gösteriyor. E  kendisini de özlemiştik zaten... Şöyle efil efil tshirtler, uçuş uçuş elbiseler, parmak arası terlikler, kızgın kumlardan serin sulara geçişler, kakao yağının kokusu, soğuk soğuk yenen karpuzlar, barbekü partileri, uzun uzun edilen balkon muhabbetleri, bahçeden kahvaltı masasına gelen taze taze biberler, salatalıklar, yemekten sonra sahilde yapılan yürüyüşler  eve dönerken hadi bilmem ne komşu çayı demlemişdir deyip hooop komşu balkonunda bitmeceler, e bizim orada saat kaç olursa olsun gözlemeci teyzelerde yenen miiiisss gibi gözlemeler, Hamit abinin elinden çıkan tavada çıtır çıtır kızaran istavritler, güneş gibi doğan ayı izlemeler, babamla balkonda çekirdek çıtlamalarımız hepsini ayrı bir özledim! Boşuna demiyorum ben yaz çocuğuyum yağmurla çamurla karla aram yok benim !
   Güneş yüzünü hep gösterecek bana içimi ısıtacak. Yazın bende ayrı bir samimiyeti var; insanlar daha bi şen gelir bana daha bi mutlu sanki.. Hani her şey bol bereketli...
   Yazdan bu kadar özlemle bahsettikten sonra sadede gelim. Dedim ya son birkaç gün yazdan kalma diye bu güzel pazar gününü de güneşe, sıcağa yakışır şekilde geçirelim dedik artık ikinci ailem olan Selma annem ve Sadık Babamın  Berk (kendisi artık sözlüm olur :)  ve  Selin 'im ile Sapanca ' ya  yanlarına gittik.  Sapanca' ya ikinci gidişimdi ama bu kez ayrı bir sevdim kendisini...  Tertemiz bir hava yemyeşil bir çevre güzeller güzeli gölü ile tam bir keyif yapmaca kafa dinlemece yeri. Hafta sonarı kalabalık oluyormuş ama nasıl anlatim bilmiyorum çok sakin bir kalabalığa sahip belli ki herkes bi nefes almaya kafa dinlemeye gelmiş.
   Güzel bir yerde kahvaltı yapalım dedik. Yol bizi Sapanca Göl Evi Restauranta götürdü. Allahım nasıl güzel bir yer tam gölün kıyısı müthiş bir manzara yani ne tarafa baksan huzur, rahatlık ,keyif... Sunulan kahvaltının kalitesi için aynı övgüyü yapamayacağım ama karnınızı doyuracak kadar bunun tadı çok kütü demeyecek kadar ortalamalarda olan bir servisi var. Ama emin olun manzaranın karşısında sevdikleriniz ile keyif vakit geçirirken bunları düşünmüyorsunuz bile.. Sapancaya başka bir gidişimde kahvaltı yapacak yer olarak orayı seçmem ama muhakkak keyif kahvemi gidip orada içerim.
    Göl keyfimizden sonra annemle babamın kaldığı otele gittik. Otelin ismi Talia Hotel  gayet güzel temiz hoş sıcak bir yer memnun kalacağınızın garantisini verebilirim tabi fazla lüks ihtişam aramıyorsanız :)   Havuzun bulunduğu bölümde sevdiklerinizle hamak başında minderlerde keyifli bir vakit geçirebilirsiniz.  Otel bölümünü de kapattıktan sonra oranın meşhur dürümcüsü varmış rotamızı oraya çevirdik. Yanlış hatırlamıyorsam ismi doydum dürümdü gayet hoş salaş bir yer bana sorarsanız dürümünün meşhurluğu nereden kaynaklanıyor bilemiyorum ama lezzetli bir dürüm boğazınızdan geçmiş oluyor. He bide dürüm yediğinizde mezeler ikramları oluyor :)  Burada da çaylarımızı içtikten sonra İstanbul' a geri dönüş yolculuğumuz başladı.
   İstanbul' da yaşayanlar için Sapanca  güzel bir hafta sonu kaçamağı ister ailenizle gidin ister arkadaşlarınızla her türlü zevk alacağınız bir yer. Denenmiştir itina ile tavsiye edilir :)
                                                                                                            Sevgiyle Kalın...


Haydi şimdi fotoğraflara bakalım



Selin' im



Göl Evi Restaurant






Ördeklerimiz :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder